12 Şubat 2013 Salı

Edgar Allan Poe -madem bu blogu açtık, bu adamdan bahsedeceğiz-



sadece yazdıklarının gazete ve dergilerde yayınlanmasıyla geçinirmiş. bu yönüyle abd'de bir ilktir. telif hakkı muhabbetlerinin henüz adam akıllı şekillenmediği dönemlerde yazmış, bir çok kez yazıp yayınladığı eserleri başka insanlarca tekrar yazılıp tekrar yayınlanmıştır.

dönemin amerikalı yazarlarını okumak yerine kendisinden yıllarca önce yaşamış avrupalı, çoğunlukla ingiliz yazarların eserlerini okumayı tercih edermiş. birçok görüş efendi görünüm ve tavırlarını ve kıvrak ve ağdalı, taşı gediğine oturtan üslubunu okuduğu ingiliz yazarlardan aldığını dile getirir.

yazarlığa şiirle başlamış, çok erken yaşlarında al aaraf gibi eserler yazmış. o dönem yazdığı şiirler melankoli, yalnızlık, depresyon gibi arabesk temalar ve ilahi-ruhani varlıklara yönelik çeşitli duygular(kimi zaman üzüntü, kimi zaman şefkat, kimi zaman kıskançlık, bazı zamansa merak) üzerinedir.

bu kısa periyottan sonra hem okuyucunun ilgisini daha çok çektiği, hem de kafasını daha güzel yansıtabildiği için düz yazıya dönmüş. yazdığı hikayeler kimi zaman seri, kimi zaman tek parça şeklinde yayınlanmış. dönemindeki bir çok rakibiyle yazdıkları hakkında kapışmış, bu kapışmaları üslup ve yaklaşımlarınında değişim yapmıştır. düz yazı yazdığı dönemde ağırlıklı olarak hikaye yazmasına rağmen eleştiri, makale gibi türlerde de yazmıştır(ve biraz şiir). görüyoruz ki zihninin kıvrımlarının sadece hayal dünyası ve bunla beraber büyüyen sanatla değil bir hayalci için en sıkıntılı türleri yazabilecek bilgi ve kabiliyetle de doluymuş. alkol ve kumar problemleri yüzünden çokça eleştirilmiş, yaftalanmış ve karalanmıştır.

kimisine göre hikaye yazmaktan sıkıldığında, kimisine göreyse anlatacak hikayesi kalmadığında şiire geri dönmüştür. bu son döneminde ise hikaye neredeyse yokken yazdığı şiirlerin bir kısmını yayınlamamış, kadınlara okumuştur. matinelere çıkıp konuştuğu, şiir okuduğu anlatılıyor. hayatının ikinci şiir döneminde şiirlerinin bir çoğu aşk ve övgü üzerinedir.

dünyada hala macabre, romantizm, fantastik edebiyat, gotik edebiyat hatta bilim kurgu ve polisiye türlerinde akla gelen ilk isimlerden. ölüm sebebinin absinth olduğu falan söyleniyor, uydurma olduğu çok açık. şöyle ki poe ölümüne yakın bunalım ve yoksulluk çekmiştir, kimisi ortalıkta meczup bir şekilde dolaştığından bahseder bu süreçte. yoksulluğunun öncesinde ve yoksulluğu sırasında çeşitli ağır hastalıklar geçirmiştir ki bünyasi sağlam bir insan bile bunları yaşadıktan sonra soğuk bir rüzgarda bile krize girebiliyor. kış ortalarında bir parkta yarı baygın bir halde bulunmuş olması son günlerini bilinçsiz ve deli bir şekilde geçirdiğini gösteriyor. reynolds ismini sayıkladığı anlatılır son gününde, reynolds kim bilmem ama ne yazık ki poe'nun ölümü üzerine yapılan araştırma raporları bulunamamış, sadece dönemin gazete haberleri ve halkın fısıltıları göz önüne alınıyor. haliyle insanlar bire bin kattıkları için kimisi poe'nun zehir içerek intihar etmeye çalıştığını ama son hatasının yetersiz doz olduğunu anlatıyor. kimisi işte absinth veya alkol komasına girdiğini anlatıyor. kimisi rakiplerince öldürüldüğünü söylüyor...

etkilediği isimler arasında howard phillips lovecraft ve jules verne gibi ustalar da var.

madem bu adamdan bahsettik, şunu da izleyeceğiz:  



by great saiyaman

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder