11 Şubat 2013 Pazartesi

Post Punk - Özet


70'ler civarında punk rock'tan türemiş bir alt tür post punk. genel olarak punk'tan ayrılmasının sebebi, çok daha deneysel ve sound olarak  daha karmaşık olması. underground müziğin babası bu nedenle. daha özgür çalışılmış post punkta, 70'ler sonunda siouxsie and the banshees, devo, public image ltd, killing joke, talking heads, joy division, the cure ve the smiths ile ortaya çıktı. bunlar olmadan post punk tarihi diye bir şey olmazdı, zira türün deneysel olmasının, grupların belli bir çizgisi olmasını çoğunlukla engellediği kanaatindeyim. bu onları kötü ya da vasat değil, yeniye açıktan başka bir şey yapmaz. ancak şanlı post punk tarihinin babaları bunlar. namı daha az gruplar da (the cigarrettes, josef k gibi) türü güçlendirdi.

bbc radyosundan john peel denen adam, vaktiyle bu adamlarla john peel sessions yapımında canlı kayıtlar yaptı ve bu, post punk'ın gelişmesinde daha doğrusu yayılmasında büyük etken oldu. ada punk'ı böylece fazlasıyla göz önünde olmaya başladı, çengelli iğneler yayıldı. bunun hasebiyle, her ne kadar bush tetras, swans, sonic youth gibi gruplarla amerika'da da etkisi hissedilse de, post punk'ın anavatanı ingiltere ve en iyi icrası da ordan geliyor. amerikan post punk'ı, biraz hair metal band'lerin etkisinde kalmış. heyırmetılbend için bakınız kiss.

80'lerin sonu-90'ların başı civarı, punk akımının daha ticari bir yöne kaymaya başlaması ile deneyselliğini kaybeden (daha doğrusu deneysel halleri ile para kazanamayan) post punk da ortadan yavaş yavaş kaybolmaya başladı. radyolarda çalınabilecek şarkılar yapan gruplar haricinde seslerini duyuramayan gruplar (internet filan yok malum) silinmeye ve dinleyicisi tarafından ulaşılamamaya başladı. dolayısıyla post punk bir akım gibi kaldı. malesef internetten ulaşılabilen en iyi örnekleri, ilk ortaya çıkış dönemine ait kayıtlar. mtv bir nesli yedi bitirdi anlayacağınız.

2000'ler civarında post punk revival akımı ile dile gelen interpol, editors, the hives, the strokes, ve daha bilimum sonu -es ile biten gruplar ticari olarak muhteşem başarılara ulaşsalar ile bence post punk'ı tam anlamıyla canlandırmayı başaramadılar. onlar sadece deneysellikten sıklıkla yoksun, fakat bir açlığı gidermek için işe girişmiş birkaç grup benim gözümde. indie bile daha ümit verici.

işte bu yüzden punk is dead. punk is not dead kısmı bir ütopyadan öteye geçemiyor benim için. ölmedi diyenle üşenmem, sabaha kadar tartışırım.

by songstonoone


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder